Bahar Yorgunluğundan Koruyan Bitkiler
Bahar Yorgunluğundan Koruyan Bitkiler
Atatürk Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlhami Gülçin, fitoterapistlerin bahar yorgunluğu için yazacakları reçetede ilk beş bitkinin yeşil çay, melisa, ıhlamur, papatya ve rezene olması gerektiğini söyledi.Türkiye Bilimler Akademisi üyesi de olan Gülçin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bahar yorgunluğuna iyi gelen bitkilerin Anadolu'nun her bölgesinde bol miktarda bulunduğunu, farklı özellikleri ve faydaları olduğunu belirtti.Gülçin, "Bazı bitkiler mide, sindirim sistemi, halsizlik, uykusuzluk, baş ağrısı gibi hastalıklara karşı kullanılıyor. Bunların başında çay gelmekte. Siyah yerine yeşil çay tüketmek daha faydalı. İkinci önemli bitki melisa, bir çok bölgede bol miktarda yetişmekte" diye konuştu.Melisanın da antiseptik özelliği bulunduğundan uyku düzensizliğini önlediğini ve hazmı kolaylaştırdığını vurgulayan Gülçin, şunları kaydetti:"Ihlamur da özellikle baş ağrısına çok iyi gelir. Hazmı kolaylaştırıp ferahlatır, bahar yorgunluğuna karşı son derece etkili. Anadolu'nun kırlarında düşük rakımlarda bol miktarda yetişen papatya da bu amaçla kullanılabilir. Çiçek ve yaprağını gölgede kuruttuktan sonra tüketmek daha faydalı. Papatyanın gaz giderici özelliği de var. Bağırsak ve mide için önemli. Sindirimi kolaylaştırıyor. Bahar yorgunluğunun en iyi ilacı papatyadır. Çay gibi demlenip içilmesi yorgunluğu giderir."''BİTKİLER ÇAY GİBİ DEMLENMEMELİ''Bahar yorgunluğuna karşı rezene de kullanılmasını tavsiye eden Gülçin, şu bilgileri verdi:"Rezene Anadolu'ya mahsus bir bitki. Faydalı olmasına rağmen önemi yeterince kavranamamış. Rezenenin öne çıkan özelliği rahatlatıcı ve teskin edici olması. Bahar aylarında kanın hızlı devrinden kaynaklanan yorgunluk ve sıkıntılara iyi gelir. Fitoterapistlerin bahar yorgunluğu için yazacakları reçetede ilk beş bitki yeşil çay, melisa, ıhlamur, papatya ve rezenedir."Söz konusu bitkilerin çay şeklinde tüketilmesini öneren Gülçin, "Bu bitkilerden 3-5 gramını kaynamış bir bardak suya atıp demlemek gerekiyor. Demlerken kaynatmamak lazım" diye konuştu.Bitkilerin yan etkisini bulunmadığına dikkati çeken Gülçin, bu kültürün Anadolu'da 3 bin yıllık yere sahip olduğunu söyledi.